Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü, ya da kısa adıyla NATO, yaklaşık 75 yıldır Avrupa ve Kuzey Amerika’nın güvenlik ve özgürlüğünü savunuyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, geçtiğimiz haftalarda Belçika’daki NATO Genel Merkezi’nde yaptığı konuşmada NATO’nun önündeki en büyük zorluğun, günümüzün sorunlarıyla başa çıkabilecek şekilde yenilenmem ve zamana ayak uydurmak olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Blinken, NATO’nun bugün karşı karşıya olduğu en büyük tehditleri üç kategoride topladı. İlk sırada Çin, Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi ülkelerin teşkil ettiği askeri tehlikeler bulunuyor.
İkinci kategoride, aynı ülkelerden gelen teknolojik, ekonomik ve enformasyon taktikleri gibi askeri olmayan ancak yine de NATO üyelerinin güvenliğini riske atan tehditler yer alıyor. Üçüncü tehdit kategorisiyse, Corona salgını ve iklim değişikliği gibi küresel krizleri içeriyor. Küresel terör de tehlike teşkil etmeyi sürdürüyor.
Dışişleri Bakanı Blinken, “Bu tehditlerle etkin şekilde mücadele etmek için ittifaklarımıza bağlı olduğumuzu yinelemeliyiz” dedi.
Blinken sözlerini şöyle sürdürdü:
“NATO ortak değerlerimizi savunmak için kuruldu. Dolayısıyla, ittifaka bağlılığımızı yinelemek, korumaya yemin ettiğimiz bu değerleri ve uluslararası ilişkilerin temelini yeniden teyit etmeyi gerektiriyor. Etkin kalmak için, NATO’nun modernizasyonu sürmeli. Askeri caydırıcılığımızın güçlü kalması için askeri imkanlarımızı arttırmalı ve her an her duruma hazırlıklı olmalıyız. Ayrıca, ekonomi, teknoloji ve enformasyon alanlarındaki tehditlerle mücadele kapasitemizi genişletmeliyiz.”
Dışişleri Bakanı Blinken NATO üyelerine daha geniş ittifaklar ve koalisyonlar oluşturma çağrısı da yaptı. Blinken, Avustralya, Hindistan, Japonya ve ABD’nin oluşturduğu Quad adlı grubun bu fikirden yola çıktığını söyledi.
Blinken, “Bağımsız, açık, kapsayıcı, sağlıklı, baskıdan uzak ve demokratik değerlere bağlı bir Hint-Pasifik bölgesi vizyonunu paylaşıyoruz. Biz iyi bir ekibiz. Ve bu işbirliğimiz, Doğu ve Güney Çin Denizleri’nde güvenliği sağlamanın yanı sıra güvenilir, düşük maliyetli, etkin ve herkesin erişebileceği bir aşı üretimini genişletme çabalarımızı da güçlendirecektir” dedi.
NATO’nun geleceğinin üye ülkelerin paylaştığı ortak değerlere ve ittifakların yeniden inşa edilmesine bağlı olduğunu söyleyen Dışişleri Bakanı Blinken konuşmasını, “Eğer bunu yaparsak, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir zorluk yoktur” diyerek tamamladı.