ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Amerika'nın, Azeri muhalif lider Kubad İbadoğlu'nun tutuklanmasını “yakından takip ettiğini” kaydetti.
Uluslararası düzeyde tanınan bir ekonomist olan İbadoğlu, Azerbaycan Demokrasi ve Refah Partisi'nin başkanı. İbadoğlu, uzun yıllar boyunca kamu finansmanı yönetimine odaklanan bir sivil toplum kuruluşunu yönetti. Ancak Azeri yetkililer, 2014 yılında bu kuruluşu zorla kapattı.
Gözlemcilerin siyasi güdümlü olarak nitelediği suçlamalarla karşılaşan İbadoğlu, 2015 yılında Azerbaycan'dan ayrıldı ve Amerika ve Avrupa'daki akademik kurumlarda öğretim görevlisi olarak dersler verdi. İbadoğlu, İngiltere'de Azeri gençlerin yurtdışında eğitim görmelerine destek olmak amacıyla bir kuruluşun oluşturulmasına destek verdikten sonra Azerbaycan'a döndü. İbadoğlu, bu kuruluşu destekleyecek fonların “Azerbaycan hükümeti tarafından Azeri halkından ve ekonomisinden çalınan paralardan” oluşacağını kaydetmişti.
23 Temmuz tarihinde Bakü yakınlarında tutuklanan İbadoğlu, siyasi partisinden genç aktivistlerle buluşmaya gidiyordu. İbadoğlu, tutuklandıktan bir gün sonra 3 ay 26 günlük ön duruşma öncesi gözaltı cezası aldı, sahte para basma, alma ve satmakla suçlandı. Yetkililer ayrıca İbadoğlu'nu Fethullah Gülen destekçisi olmakla da suçladı. İbadoğlu suçlu bulunması durumunda 12 yıl hapis cezasına çarptırılabilir. Ancak Azeri muhalif lider, hakkındaki tüm suçlamaları reddediyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Azerbaycan'daki insan haklarına ilişkin son raporunda ülkede “ciddi insan hakları meseleleri” olduğu yazılı. Raporda hükümette sistematik yolsuzluk, gelişigüzel gözaltılar, siyasi güdümlü ve misilleme nitelikli eylemler, yargı bağımsızlığına ilişkin yaygın sorunlar olduğu ifade edildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Miller, İbadoğlu'nun tutuklanmasıyla ilgili olarak, “Amerika, insan haklarına ve temel özgürlüklere saygının ilerletilmesine güçlü destek vermeye devam ediyor. Azerbaycan'ı kendi anayasasıyla uyumlu olarak, uluslararası yükümlülük ve taahhütleri doğrultusunda vatandaşlarının haklarını ve temel özgürlüklerini korumaya çağırıyoruz” dedi.